Hukuk genel olarak kamu hukuku ve özel hukuk olarak ayrılmaktadır. Özel hukuk, bireyler arasındaki ilişkileri, eşitlik ve irade özgürlüğü ilkelerini esas alarak düzenler. Başlıca özel hukuk dalları; medeni hukuk, ticaret hukuku ve milletlerarası özel hukuktur. Medeni hukuk ise kişi hukuku, aile hukuku, miras hukuku, eşya hukuku ve borçlar hukuku olmak üzere kendi içinde beş ana hukuk dalına ayrılır.
Borçlar hukuku 1 Temmuz 2012’de yürürlüğe giren 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu ile düzenlenmektedir.
Borçlar Hukukunun Konusu Nedir?
Borçlar Hukukunun konusu, adından da anlaşılacağı üzere, kişiler arasındaki borç ve alacak ilişkileridir.
Hukukta Borç Ne Demektir?
Bir şeyi yapmak veya vermek ya da yapmamak borcun konusunu oluşturur. Bir borç veya borç ilişkisinde üç unsur vardır: Alacaklı, borçlu ve edim. Borçlunun borcuna “edim” denir.
Hukuki İşlem Ehliyeti Ne Anlama Gelir?
Bir hukuki işlemin geçerli olabilmesinin temel koşulu, işlemi yapan kişinin veya kişilerin medeni hakları kullanma ehliyetine sahip olmasıdır. Doğumdan ölünceye kadar herkes hak ehliyetine sahiptir. Örneğin bir çocuk, babasının ölümü ile birlikte o andan itibaren mirası üzerinde hak sahibi olur veya borçlar da o çocuğa ait olur. Alacaklılar başkalarını sorumlu tutamazlar. Bir şahsın, kendi irade ve fiili ile hak edinebilme ve borç altına girebilme ehliyetine fiil ehliyeti denir.
Sözleşme Nasıl Meydana Gelir?
Sözleşme; iki taraflı hukuki bir işlemdir. İki tarafın karşılıklı ve birbirlerine uygun bir biçimde rızalarını beyan etmesiyle sözleşme tamamlanır. İlk irade açıklamasına icap; ikinci irade açıklamasına kabul denir. Sözleşme, icap ve kabulle oluşan hukuki işlemdir. Bir sözleşme ekonomik değeri olan borçları doğuruyorsa borçlar hukuku kapsamına girer.
Bir Hukuki İşlem Hangi Hallerde Hükümsüzdür?
Bir işlemin meydana gelebilmesi için bulunması gerekli olan kurucu unsurlardan birinin veya bir kaçının bulunmaması durumunda o işlem yoklukla sakattır. Belli bir sakatlık sebebiyle baştan itibaren geçersiz olan işlemlere ise batıl hukuki işlemler (mutlak butlan) denir. Kendiliğinden geçersiz olmayıp belli bir sakatlık sebebiyle iptal hakkına sahip olan kişi tarafından iptal edilebilen işlemlere nisbi butlan denir.
Haksız Fiil Ne Demektir? Sonuçları Nelerdir?
Haksız fiil, en basit tanımıyla, bir kişinin bir başkasına eylem veya ihmaliyle ortada haklı bir neden olmaksızın zarar vermesidir. Örneğin, bir kişinin diğerini yaralaması, hırsızlık yapmak, trafik kurallarını ihlal etmek, piknik sonrası orman yangınına neden olmak birer haksız fiildir. Dolayısıyla, haksız fiil bir borç ilişkisi doğurur. Burada; “alacaklı” sıfatı haksız fiile maruz kalan kişiye, “borçlu” sıfatı haksız fiili yapan kişiye aittir ve edim ise tazminattır. Tazminat da maddi ve manevi olarak ikiye ayrılır. Maddi tazminat ayni veya nakdi olarak ödenebilir. Manevi tazminatın miktarını ve şeklini ise bizzat hakim belirler.
Borç Nakledilebilir mi?
Bir borç ilişkisinde borçlunun yerini yeni bir borçlu alabilir. Bunun için önce borçlu ile borcu yüklenmeyi taahhüt eden kimse arasında bir borçtan kurtarma taahhüdü sözleşmesi yapılır. Buna borcun iç nakli denir. Borçlu, kendisinin taahhüt edene karşı olan borcunu yerine getirmiş olması şartıyla, taahhüt edenden vaadini yerine getirmesini isteyebilir.
Zamanaşımı ve Hak Düşürücü Süre Kavramlarından Ne Anlamak Gerekir?
Borçlar hukukunda, ortaya çıkan ve alacağın dava ve takip hakkını ortadan kaldıran zamanaşımına “düşürücü zamanaşımı” denir. Bunun “hak düşürücü süre” kavramıyla karıştırılmaması gerekir. Zamanaşımı alacak hakkını zayıflatırken, hak düşürücü süre hakkı ortadan kaldırır. Hak düşürücü süre niteliği itibariyle bir itirazdır, hakim re’sen (kendiliğinden) dikkate alır. Zamanaşımı ise bir def’idir, hakim kendiliğinden dikkate alamaz. Zamanaşımı sadece alacak haklarında söz konusu olurken; hak düşürücü süre, borç ilişkileriyle benzeri ilişkilerde, yenilik doğuran haklarda etkili olur.